Dijital dünyanın sınırlarını zorlayan gerçeklik teknolojilerinin hayatımıza yerleşmesiyle adından söz ettiren bir başka teknoloji de Hologramlardır. Yapay zeka ve sanal gerçeklik teknolojisiyle iç içe gelişim gösteren holografik ekran uygulamaları, temelde optik bir fenomene dayanıyor. 2D ekranlardan farklı olarak bu sistemde nesneler 3D görselleştirilebiliyor ve günümüzde birçok sektörde farklı yeni fikirlerin hayata geçmesine katkıda bulunuyor. Lazer ışınları ve optik elemanların çarpıştırılmasıyla karmaşık desenler halinde ortaya çıkan hologramların sanal gerçeklik ile birbirini tamamlayan ve zamanla zenginleşen bir yapısı var. Hiçbir cihaz kullanmadan iki boyutlu bir tabanda nesnelerin gerçek üç boyutlu görüntülerini yansıtan hologramlar geçmişten bu yana aslında öyle farklı biçimlerde hayatımızın içinde ki, şaşıracaksınız. Günümüzde kimlik kartlarında, sürücü belgelerinde ve kredi kartları gibi yerlerde karşımıza çıkıyor ancak ışıltılı resim veya desenler olarak görebiliyoruz. Ancak sanal gözlükler gibi daha ileri teknolojilerle hologramları holografik ekranlar biçiminde hayatın birçok bölümüne entegre etme çalışmaları sürüyor. Örneğin bir Microsoft ürünü olan “Hololens2” gözlükleri, kullanıcıların hologram teknolojisiyle 3D ortamlarda masraflı ve zor projeleri idame ettirmesini sağlıyor. Birçok sektör için kullanımı mümkün olan bu uygulama, fiziksel alana sanal alanı taşıyarak karma gerçeklikle bütünleşmiş bir sistem yaratıyor. Gerçeklik teknolojilerinden bu denli bahsetmişken hologramlara değinmeden geçmek istemedim. Umarım sizler için açıklayıcı olmuştur.
Bir sonraki yazı için takipte kalmayı unutmayın…